Epidüral Doğum - Sezaryen Doğum
Kadın Hast. ve Doğum

Epidüral Doğum - Sezaryen Doğum

    Epidüral Doğum - Sezaryen Doğum

    Epidüral doğum  ve sezaryen doğum, hamile kadınlar ve hamile kalmayı düşünen kadınlar tarafından oldukça merak edilen ve sıklıkla araştırılan konulardır. Epidüral, bir anestezi biçimi olarak bilinmektedir. Epidüral anestezi ise merkezi sinir sistemine acıyı ileten boşlukların uyuşturularak acıyı hissetmemek olarak tanımlanan bir anestezi türüdür. Epidüral anestezi daha önceden de kullanılmakta olup doğum ile daha da fazla duyulmuştur. Epidüral doğum ile sezaryen doğum aynı şeyleri ifade etmez. Epidüral doğum sadece belli bir bölgenin uyuşturulması sonucunda yapılırken sezaryen doğum ya tüm vücut ya da belden altının uyuşturulması sonucunda yapılmaktadır. Her iki doğumun kendine özgü riskleri mevcuttur. Anne adayının kendine en uygun doğum yöntemini doktoru ile belirlenmesinde fayda olacaktır.

    Epidüral doğum, ağrısız doğum olarak da bilinmektedir. Günümüzde prenses doğum olarak da adlandırılır. Bu konu ile ilgili ilk çalışmalar 1990 yılına dayanmaktadır. Bu doğum türünde amaç; annenin doğum esnasında acıyı ve ağrıyı hissetmemesi ancak doğum anını yaşamasıdır. Bu doğum türü günümüzde sıklıkla tercih edilmektedir.

    Sezaryen doğum, annenin karın bölgesine kesi açılarak cerrahi işlemler sonucunda bebeğin dünyaya gelmesidir. Normal doğuma nazaran daha kısa sürede tamamlanmaktadır. Herhangi bir sebepten ötürü normal doğum gerçekleşemiyor ise sezaryen doğum yapılır. Her iki doğum türü de hem kolaylık hem de zorluk içermektedir. Anne adayının doğum yöntemine karar verirken her iki yöntemin de hem avantajlarını hem de dezavantajlarını doktorundan öğrenmesi faydalı olacaktır.

    Epidüral Doğum ile Sezaryen Doğum Arasındaki Farklar Nelerdir?

    Hamile kadınlar için doğum şeklinin nasıl gerçekleşeceği en merak ettikleri konulardandır. Bunun için araştırmalara hamileliğin ilk haftalarında başlarlar. Epidüral doğum ile sezaryen doğum arasında bulunan farkların araştırılması anne adaylarının merakını giderecektir. Bu iki doğum türü birbirinden tamamen farklıdır. Epidüral doğum sırasında anne bebeğin çıkış anına tanıklık eder ancak sezaryen doğum da anne adayına eğer tamamen narkoz verilmişse bebeğin dünyaya geldiği anı göremez. Epidüral ve sezaryen doğum arasında bulunan bir diğer fark; epidüral doğum esnasında sadece belirli bir bölgeye ağrı kesici verilip, sezaryen doğum esnasında belden altının veya vücudun tamamının narkoz etkisi altına girmesidir.

    Bebek anne karnında bir sıvının içerisinde bulunmaktadır. Epidüral doğum esnasında bebek vajinadan çıkartılırken sıvıyı atar. Ancak sezaryen doğum esnasında bebeğin böyle bir şansı yoktur. Bu nedenle, doğum sonrasında bebekte sık sık soluk verme hatta bazı durumlarda da yoğun bakım takibi gerekebilir. Anne sezaryen doğum sonrasında oluşabilecek ağrılar nedeniyle bebeği hemen besleyemez. Bunun sonucunda bebekte sarılık daha belirgin olacaktır. Epidüral doğum, sezaryen doğum gibi değil, normal doğum gibi seyretmektedir. Ancak normal doğumda anne adayı bütün ağrıyı, sancıyı ve acıyı hisseder. Epidüral doğum esnasında anne adayı ağrıyı hissetmez. Sadece yapılan işlemleri hisseder. Yani normal doğumdan daha kolay bir doğum yöntemidir. Epidüral doğum, normal doğum yapmak isteyen ancak bundan korkan anne adayları için altın değerinde bir alternatif sunmaktadır.

    Doğum Sırasında Epidüral ve Sezaryen Anestezinin Etkisi

    Epidüral doğumla sezaryen doğum gibi anestezi altında gerçekleşen doğum türlerinde, doğum esnasında anestezi etkisinin hayati önemi vardır. Anestezi etkisi, doğumun ne kadar süreceğini ve doğum esnasındaki faktörlere göre değişiklik gösterir. Epidüral doğum da amaç annenin kasılmaları hissedip acıyı hissetmemesini sağlamaktır. Anestezi bu amaca uygun olacak miktarda ve uygun yere uygulanır. Sezaryen doğumdaki amaç ise bebeğin dünyaya gelene kadarki süre içerisinde annenin hiçbir acıyı, kasılmayı ve sancıyı hissetmemesini sağlamaktır. Sezaryen doğum esnasında anestezi bu amaca yönelik olarak ve gerekli miktarda uygulanmaktadır. Hangi doğum türü tercih edilecekse anestezi miktarı ona göre değişiklik gösterir.

     Epidüral Doğum Nasıl Olur?

    Bir anne adayının istediği tek şey doğumun acısız ve sancısız geçmesidir. Ayrıca bebeğine kavuşacağı anın da bir an önce gerçekleşmesini istemektedir. Bu durumda anne adayı epidüral doğum ve sezaryen arasında gidip gelir. Epidüral doğum ve sezaryen doğum anne adaylarının en merak ettiği doğum türlerinden ikisidir. Doğum yöntemi belirlenirken, hem bebeğin hem de anne sağlığı açısından en doğru olanı tercih edilmelidir. Normal doğum esnasında anne ağrı yüzünden, sezaryen doğumda ise bebeğin anne karnından çıkış anını göremeyeceği için anne adayı tereddüt yaşamaktadır. Bu iki doğuma iyi bir alternatif olarak epidüral doğum son zamanlarda sıklıkla tercih edilen bir yöntem olmuştur. Ancak epidüral doğumun gerçekleşmesi için sağlık koşullarının elverişli olması gerekmektedir. Eğer sağlık açısından bir risk oluşturmuyorsa epidüral doğum gerçekleştirilir.

    Epidüral doğum, anne adayının bel kısmına özel bir iğne ile girerek omuriliğe takılan bir kateterden anestezi içeren madde verilmesiyle gerçekleşmiş olur. Bu uygulamada amaç belden altının uyuşturularak ağrının hissedilmesinin önüne geçmektir. Epidüral doğumda bilinmesi gereken; ağrının tamamen yok olmadığıdır. Uyuşukluk hissi belden aşağısı için olsa bile anne adayı yapılan her işlemi anlayabilecek durumdadır. Bu yöntemle birlikte bebeğin dünyaya geldiği ilk an anne ile iletişimi başlamış olacaktır. Doğum yöntemleri ile ilgili bütün seçenekleri bilmek, doğum zamanı geldiğinde anne adayına karar verme özgürlüğü tanıyacaktır. Bu nedenle anne adayının epidüral doğum, sezaryen doğum ve normal doğum konusunda doğru kaynaklardan bilgi alması oldukça önemlidir.

    Sezaryen Gerektiren Durumlar Nelerdir?

    Sezaryen doğum gibi herhangi bir doğum yöntemini belirleyen hali hazırda sebepler mevcuttur. Sezaryen doğumu belirleyen unsurlar; anne ve bebeğe göre değişiklik gösterir.

    Bebeğe bağlı sezaryen nedenleri;

    • Doğumdan önce veya doğum esnasında ortaya çıkan bebeğe ait sıkıntılar
    • Bebeğin doğum yoluna giriş şekli
    • Bebeğin büyüklüğü
    • Bebeğin eşinin yolunu kapatması
    • Bebeğin eşinin doğumdan önce çıkarak kanamaya yol açması

    Anne adayına bağlı sezaryen nedenler;

    • Rahim ile ilgili daha önceden geçirilen ameliyatlar
    • Genital bölgede bulunan kemiklerinin dar olması
    • Rahim ağzında bebeğin çıkmasına engel yara veya kist olması
    • Genital bölgede uçuk veya yara olması
    • Anne adayının kronik bir hastalığının olması

    Bunlara ek olarak doğum sırasında oluşabilecek bazı durumlarda sezaryene neden olabilir. Bu durumlar;

    • Doğumun çok uzaması ve bebeğin doğum yoluna hala girmemiş olması
    • Bebek ile ilgili yaşanması muhtemel sıkıntılar

    Doğum yöntemleri arasında kalan anne adaylarının doğum esnasında ve doğumdan sonra oluşabilecek riskleri düşünüp karar vermesi gerekmektedir. Her doğum yönteminin kendine ait riski bulunmaktadır. Anne adayı karar verirken kendi sağlık durumunu da göz önünde bulundurarak karar vermelidir.

    Sezaryen Doğum Nasıl Olur?

    Epidüral doğum ve sezaryen doğum benzerlik gösterse de bebeğin çıkış yeri ve verilen anestezi türü farklılık gösterir. Sezaryen kararının alınmasındaki en önemli etken; bebeğin duruş şeklidir. Bebek normal doğum yapılmasına engel teşkil edecek şekilde doğum yoluna girmişse normal doğum ya da epidüral doğum yapılamaz. Sezaryen doğum hem anne adayı hem de bebek için güvenli bir uygulama olsa da cerrahi bir işlem olduğu için hafife alınmaması gerekmektedir. Sezaryen doğum için iki türlü anestezi mevcuttur. Bunlar; spinal- epidüral ve genel anestezidir. Spinal- epidüral anestezi ile belden aşağısı uyuşturularak ağrı ve acı hissedilmez sadece dokunmalar hissedilir. Ayrıca bu anestezi türü sayesinde bebeğe anestezi maddesinin geçmesi engellenmiş olur. Genel anestezi çok fazla tercih edilen bir yöntem değildir. Ancak anne adayının isteği üzerine ya da olağanüstü bir durum söz konusu olduğu zaman uygulanmaktadır.

    Epidüral Doğum ve Sezaryen Doğumun Avantajları

    Epidüral doğum sezaryende olduğu gibi his kaybına neden olmamaktadır. Prenses doğum olarak da bilinen bu doğum yönteminin anne adayına ve bebeğe sağladığı avantajlar mevcuttur. Bu avantajlar; 

    • Bilinç açık bir şekilde yapılan bir doğum çeşidi olduğu için, sağlık koşullarının iyileştirilmesi için sezaryen doğum gerçekleştirilirse bile bebeği doğduğu anda görebilme imkanı sunmaktadır.
    • Anestezi sadece belirli bir noktada etkilemektedir. Bu nedenle doğum sırasında anne uyanık olur. Doğum başladıktan sonra olumsuz bir durum karşında sezaryen doğuma anında geçilir.
    • Anne adayı doğumdan hemen sonra yürümeye başlayabilir.
    • Epidüral anestezi kişiyi sersemletmez ve hasta hissettirmez.

     Her doğum yönteminde olduğu gibi sezaryen doğum yönteminde de avantajlar bulunmaktadır. Sezaryen doğumun sunmuş olduğu avantajlar;

    • En önemli avantajı bebeğin oksijensiz kalmadan bir an önce anne karnından çıkarılmasıdır.
    • Anne normal doğum esnasında yaşanan hiçbir acıyı ve ağrıyı hissetmez.
    • Doğum planı önceden yapılabilir.
    • Sezaryen doğumda normal doğum esnasında yaşanabilecek hiçbir riskle karşılaşılmaz.

    Epidüral Doğum ile Sezaryen Doğumun Dezavantajları Nelerdir?

    Bir doğum yöntemi belirlenirken avantajları ve dezavantajları önceden belirlenmelidir. Ancak her kadın için avantaj ve dezavantajların farklılık göstereceği unutulmamalıdır. Çünkü her kadının fiziki ve ruhsal durumu birbirinden farklıdır. Epidüral doğum ve sezaryen doğum yöntemlerinde de avantaj ve dezavantajlar mevcuttur. Sadece bunlarda değil diğer doğum yöntemlerinde bu durum aynı şekildedir.

    Epidüral Doğum Dezavantajları

    • Baş ağrısı ve sırt ağrısı
    • Verilen ilaçlar dolayısıyla bacaklarda güçsüzlük
    • Kan basıncındaki düşüş nedeni ile bebeğin kalp atışında yavaşlama
    • Titreme, kulak çınlaması, iğnenin girdiği yerde ağrı, bulantı ve idrar yapmada zorluk
    • Çok nadiren de olsa sinir hasarları
    • Vücudun alt kısmında uyuşukluk hissi

    Sezaryen Doğum Dezavantajları

    • Annenin günlük yaşamına daha geç dönmesi
    • Geç iyileşme
    • Bebeğin solunum yollarında problem
    • Ameliyat esnasında rahime yakın organların zarar görmesi
    • Kanama riski
    • Nadiren epidüral veya spiral anesteziye bağlı olarak yaşanan komplikasyonlar olabilir.
    • Doğum sonrasında, ameliyat yerinde ağrı ve acı hissetme süresi uzundur.
    • Sezaryen doğum türü ile dünyaya gelen bebeklerde astım hastalığı görülme olasılığı normal doğum türü ile dünyaya gelen bebeklere göre daha fazladır.

    Epidüral Doğum ile Sezaryen Doğumdaki Ortak Komplikasyonlar

    Epidüral ve sezaryen, her iki doğum yönteminde ortak olarak bulunan tek komplikasyon enfeksiyon riskidir. Epidüral doğum ya da sezaryen doğum olsun dikiş bulunan bölgede her zaman enfeksiyon riski vardır. Bazı durumlarda sezaryen doğum kaçınılmaz olmakla birlikte; yine de doğum şeklinin nasıl olacağına doktor ile annenin birlikte karar vermesi gerekmektedir. Her doğum yönteminin avantajları ve dezavantajları önceden konuşulmalıdır.

     Epidüral Doğum ve Sezaryen Doğum Ne Zaman Uygulanır?

    Epidüral doğum ile  sezaryen doğum uygulama zamanları birbirinden tamamen farklıdır. Sezaryen doğumunda doktor belirli bir tarih verebilirler, epidüral doğum kendiliğinden ortaya çıkmaktadır. Epidüral doğum, rahim kasılmaları periyodik olarak devam ederse başlamış olur. Rahim ağzı esneklik kazanıp rahim yaklaşık olarak 4 cm açıldığından ve sancılar anne adayı için dayanılmaz hale gelince epidüral doğum başlamış olur. Bu belirtilerin önce başlanması halinde sancılar hafifletilmiş olur ve doğum gecikir. Sezaryen doğum, olağanüstü bir durum söz konusu değilse doktorun verdiği tarihte gerçekleştirilecektir. Anne adayının sancısı olmasa bile belirlenen tarihte doğum gerçekleştirilmiş olur.

    Doğum Yöntemine Nasıl Karar Verilir?

    Doğum yöntemine karar vermek anne ve baba için oldukça zor bir konudur. Ancak doğum şeklini belirleyecek olan bebeğin anne karnındaki durumudur. Bebeğin duruş şekli, kilosu, kaçıncı haftada olduğu, çoğul gebelik, annenin kemik yapısı, genital bölgenin durumu, anne adayında bulunan hipertansiyon hastalığı olması ve daha önceden yaşanmış bir miyom operasyonu gibi durumlar doğumun şeklini belirlemektedir. Ancak her şey kontrol altında ise ve herhangi bir sağlık problemi yoksa o zaman annenin hangi yöntemi istediği önem kazanır. Doktorlar için önemli olan konu; doğum öncesi ve sonrasında annenin ve bebeğin en sağlıklı duruma getirilmesidir. Bu nedenle epidüral doğum, sezaryen doğum veya normal doğum hangi doğum yöntemi olursa olsun öncelik her zaman anne ve bebeğin sağlığıdır. Doğum yogemi kararlaştırılırken doktor ve anne adayının birlikte bir yol bulmaları oldukça önemlidir.

    Epidüral Sezaryen ile Spiral Sezaryen Arasındaki Fark Nedir?

    Epidüraldoğum, sezaryen doğum ile normal doğumun birleştirilmesi şeklinde yapılmaktadır. Hem spiral hem de epidüral anestezi yönteminin uygulama şekli aynıdır. İkisi de belden aşağıyı uyuşturmak için omurilik üzerinden yapılan iğne ile uyuşmayı gerçekleştirir. Ancak epidüral anestezide ilaç omurilik dışında bulunan zarın etrafına verilirken, spiral anestezide bu zar geçilerek içindeki sıvıya ilaç enjekte edilir. Epidüral anestezide uyuşukluk hissi yaklaşık 10 dakika sonra kendini göstermeye başlarken, spiral anestezide 1-2 dakikada uyuşma başlar. Epidüral anestezide ilaç tekrar enjekte edilerek uyuşukluk süresi uzatılabilir. Ancak spiral anestezide ilaç yalnızca bir kez verilmektedir. Epidüral anestezide doğum boyunca anne adayının belinde bir kateter bulunmaktadır. Gerekli hallerde tekrar ilaç verilip uyuşukluk süresini uzatmak için kullanılmaktadır ancak spiral anestezide ilaç bir kere verilir ve daha giriş olmaz. Epidüral anestezi hem normal doğum yapmak isteyenler için hem de sezaryen doğum yapmak için uygunken, spiral anesteziyi normal doğum yapmak isteyenler yaptıramazlar.

    Epidüral Doğum Amacı İle Verilen İlaçların Bebeğe Bir Zararı Var Mıdır?

    Epidüral doğum esnasında kullanılan kateterler anne adayının omuriliğini örten zar yapısının dışına yerleştirilir. Yani anne adayının belinden herhangi bir şekilde su alınmaz. Epidüral doğum tekniğine uygun olarak yapılırsa bu yöntemin anneye hiçbir zararı olmayacaktır. Aksine doğum esnasında anne çok fazla yorumlayacak ve doğum sonrasına enerjisi kalacaktır. Hatta bebeğin doğumu esnasında anne ıkınarak bebeğin dünyaya gelmesine yardımcı olur. Doğum sonrasında da en kısa sürede bebeğine bakacak hale gelecektir. Epidüral doğum yönteminde anne adayının en az şekilde yorulması için gereken her şey yapılmaktadır. Bu şekilde bebek hiçbir şekilde zarar görmeyecektir. Çünkü anneye verilen bir ilaç söz konusu değildir.

    Epidüral Doğum ve Sezaryen Doğum Sonrası Yaşanan Ağrılar

    Epidüral doğum, sezaryen doğum veya normal doğum bu yöntemlerden hangisi ile doğum gerçekleşirse gerçekleşsin doğum sonrası her 3 kadından birinde bel ağrısı sıklıkla görülen bir yan etkidir. Doğum sonrasında bel ağrısı görülme sebebi; hamilelik boyunca vücudun ağırlık merkezinin zamanla öne kayması ve bel kaslarının bunu tutması, doğum sonrasında bu durumun aniden değişmesidir. Doğum öncesi bel çevresinde bir sorun yoksa epidüral doğum bir ağrı yapmayacaktır. Doğum sonrası devam eden bel ağrısı olabilir. Bunun nedeni epidüral anestezi değildir. Aksine epidüral anestezi ile bel fıtığı ameliyatları yapılmaktadır.

    Epidüral anestezi hem vajinal hem de sezaryen ile gerçekleşen doğumların daha konforlu geçmesini sağlayan ve günümüzde sıklıkla tercih edilen bir yöntem olarak devam etmektedir. Her anne adayına bu doğum yönteminin bilgisi verilmeli ve karar yine anne adayına bırakılmalıdır.

    Sezaryen doğum, oluşabilecek riskler karşısında doğumun daha konforlu geçmesini sağlayan bir doğum yöntemidir. Günümüzde sıklıkla tercih edilen bir yöntemdir. Bunun iki nedeni olabilir. Birincisi, anne adaylarının epidüral doğum yöntemini bilmiyor olmaları, ikincisi ise normal doğumdan korkuyor olmalarıdır. Anne adaylarının, doğum öncesinde tüm doğum yöntemlerini bilmeleri onlara karar verme konusunda özgürlük verecektir. Tüm doğum yöntemlerinin doğum öncesinde anne adayı tarafından detaylı olarak bilinmesi gerekmektedir.

    "Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır, tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz."

    Yazar Hakkında

    Aydan BİRİ

    Prof. Dr. Aydan BİRİ

    tarafından 18.10.2020 tarihinde yazıldı.

    İletişim Formu

    Yazar Hakkında

    Aydan BİRİ

    Prof. Dr. Aydan BİRİ

    tarafından 18.10.2020 tarihinde yazıldı.