İntraduktal Papillom Nedir?
Genel Cerrahi

İntraduktal Papillom Nedir?

İntraduktal papillom, meme dokusundaki süt kanallarında ortaya çıkan bir tür benign (kanser olmayan) tümördür. Sıklıkla kadınların memelerinde tek bir süt kanalında oluşur. Ancak, meme ucundan daha uzak bir konumda birden çok papillomun görüldüğü durumlar da vardır. Bu tür tümörler genellikle 1 cm'den küçük, 3-4 mm’lik tümörler olup kanserle ilişkilendirilmezler.

İntraduktal papillom, memede kanama ve meme ucundan gelen kanlı akıntı gibi belirtilere neden olabilir. Bu durum genellikle meme kanseri ile karıştırılabilir, bu nedenle belirtiler gösteren kişi, en kısa sürede bir sağlık uzmanına danışmalıdır.

Teşhis genellikle mamografi, ultrason ve bazen de meme biyopsisi gibi görüntüleme ve test yöntemleri kullanılarak yapılır. İntraduktal papillom genellikle iyi huylu olduğu için, tedavi genellikle tümörün çıkarılması ile sınırlıdır. Ancak, bazen büyük veya belirgin semptomlara neden olan durumlarda cerrahi müdahale gerekebilir.

İntraduktal papillom teşhisi konan kişilere düzenli takip önerilebilir ve genellikle meme kanseri riski ile doğrudan ilişkilendirilmez. Ancak, herhangi bir meme değişikliği veya belirti durumunda bir sağlık uzmanına başvurmak önemlidir.

    İntraduktal Papillom Nedir?

    İntraduktal papillom, süt kanallarında ortaya çıkan iyi huylu bir tümördür.

    İntraduktal Papillom Neden Olur?

    İntraduktal papillomların nedeni tam olarak bilinmemekle birlikte, bu tür tümörler genellikle süt kanallarındaki hücrelerin anormal büyümesi sonucu ortaya çıkar. İntraduktal papillomlar genellikle tek bir süt kanalında oluşur ve genellikle benign yani iyi huyludur. Ancak, belirtiler gösterdiğinde veya başka bir şekilde endişe yarattığında, bir sağlık uzmanı tarafından değerlendirilmelidir.

    Bu tür tümörlerin spesifik nedenleri hala net değildir, ancak bazı risk faktörleri ve durumlarla ilişkilendirilebilir:

    1. Hormonal Değişiklikler: Hormonal değişikliklerin, özellikle östrojen seviyelerindeki dalgalanmaların, meme dokusundaki hücrelerin anormal büyümesine katkıda bulunabileceği düşünülmektedir.
    2. Yaş: İntraduktal papillomlar genellikle 30 ila 50 yaş arasındaki kadınlarda daha sık görülür. Bu, hormonal değişikliklerin ve yaşla birlikte gelen diğer faktörlerin rol oynayabileceği anlamına gelebilir.
    3. Cinsiyet: Bu tür tümörler genellikle kadınlarda bulunur. Erkeklerde nadir görülür.
    4. Genetik Faktörler: Aile öyküsünde meme kanseri veya diğer meme hastalıkları bulunan kişilerde, intraduktal papillom riski artabilir.
    5. Hamilelik ve Emzirme: Hamilelik ve emzirme sırasında hormonal değişiklikler meydana geldiği için, bu durumlar intraduktal papillomların ortaya çıkma riskini artırabilir.

    Bu faktörler, ancak net bir sebep-sonuç ilişkisi olmaksızın, intraduktal papillomların oluşumuna katkıda bulunan olası etkenlerdir. Unutulmamalıdır ki, intraduktal papillomlar genellikle iyi huyludur ve kanserle ilişkilendirilmez, ancak belirtiler varsa veya endişeler varsa, bir sağlık uzmanına danışmak önemlidir.

    İntraduktal Papillom Belirtileri Nelerdir?

    İntraduktal papillomların belirtileri genellikle meme veya meme ucunda ortaya çıkar. Bu belirtiler şunları içerebilir:

    1. Kanlı Akıntı: En sık görülen belirti, meme ucundan kanlı akıntıdır. Bu akıntı genellikle tek bir süt kanalından gelir.
    2. Meme Ağrısı veya Hassasiyeti: İntraduktal papillomlar meme dokusunda anormal büyüme olduğu için, bu durum bazen meme ağrısına veya hassasiyetine neden olabilir.
    3. Meme Küçük Kitle veya Tümör: Tümör genellikle süt kanalında büyüdüğü için, meme dokusunda elle hissedilebilen bir kitle veya tümör oluşabilir. Bu genellikle iyi huylu (kanser olmayan) bir kitledir.
    4. Şişlik veya Değişiklik: İntraduktal papillomlar, meme dokusunda bir şişlik veya değişiklikle ilişkilendirilebilir.
    5. Meme Ucu Değişiklikleri: Meme ucunda veya çevresindeki ciltte renk değişiklikleri, çekilme veya diğer değişiklikler görülebilir.

    Bu belirtiler genellikle iyi huylu durumları işaret eder, ancak herhangi bir meme değişikliği veya belirti ciddiye alınmalıdır. Bu belirtileri fark eden kişiler, bir sağlık uzmanına başvurmalı ve gerekirse ileri görüntüleme ve testlerle değerlendirilmelidir.

    İntraduktal Papillom Tanısı Nasıl Konur?

    İntraduktal papillom tanısı genellikle bir dizi görüntüleme ve test yöntemi kullanılarak konur. İşte tanı için kullanılan bazı yaygın yöntemler:

    1. Meme Muayenesi: Sağlık uzmanı, hastanın meme ve meme ucunu elle muayene eder ve herhangi bir anormallik veya kitleyi belirlemeye çalışır.
    2. Mamografi: Meme dokusunun röntgen görüntülerini üreten bir tıbbi görüntüleme tekniğidir. Mamografi, meme dokusundaki anormal büyümeleri veya kitleleri tespit etmeye yardımcı olabilir.
    3. Ultrasonografi: Ses dalgalarını kullanarak vücut içindeki yapıları görüntüleyen bir görüntüleme tekniğidir. Ultrasonografi, meme dokusundaki kitleleri daha ayrıntılı bir şekilde değerlendirmeye yardımcı olabilir.
    4. Manyetik Rezonans Görüntüleme (MRG): MRG, vücuttaki yumuşak dokuları ve organları detaylı bir şekilde incelemek için manyetik alan ve radyo dalgalarını kullanır. Meme dokusundaki anormallikleri belirlemeye yardımcı olabilir.
    5. Meme Biyopsisi: İntraduktal papillomun doğrulanması için bir doku örneği alınabilir. Biyopsi, bir iğne kullanılarak veya cerrahi müdahale ile yapılabilir. Alınan doku örneği daha sonra patolojik inceleme için laboratuvara gönderilir.

    Bu görüntüleme ve test yöntemleri, intraduktal papillomların varlığını doğrulamaya ve diğer olası meme sorunlarını dışlamaya yardımcı olur.

    İntraduktal Papillom Tedavisi Nasıl Yapılır?

    İntraduktal papillom tedavisi genellikle tümörün belirtilere neden olduğu durumlarda ve bazen tümörün doğrulanması amacıyla yapılır. İntraduktal papillom tedavisi genellikle cerrahi müdahaleyi içerir. İşte genel olarak izlenen adımlar:

    1. Meme Biyopsisi ve Tanı: İlk olarak, meme dokusundaki anormal hücreleri veya tümörü doğrulamak için bir meme biyopsisi yapılır. Bu biyopsi sonuçları, tümörün doğası hakkında daha fazla bilgi sağlar.
    2. Cerrahi Çıkarılma (Eksizyonal Biyopsi): İntraduktal papillomların çoğu, tümörü içeren süt kanalını ve çevresindeki dokuları çıkarmak amacıyla cerrahi olarak çıkarılır. Bu, tümörün tamamen alınmasını ve patolojik incelemeye gönderilmesini sağlar.
    3. Süt Kanalının Tamamen Çıkarılması (Duktal Eksizyon): Tümör genellikle süt kanalında yer aldığı için, doktorlar süt kanalının tamamen çıkarılmasını tercih edebilir. Bu, tümörün tekrar ortaya çıkma riskini azaltabilir.
    4. İzlem ve Takip: İntraduktal papillomların çoğu benigndir, yani kanserle ilişkilendirilmezler. Ancak, cerrahi müdahale sonrasında düzenli takip ve muayeneler önerilebilir. Bu, herhangi bir olası rekürrensı tespit etmek ve tedaviye erken başlamak için önemlidir.
    5. Semptomatik Tedavi: Belirtiler, özellikle kanlı akıntı gibi semptomlar varsa, cerrahi müdahale öncesi veya sonrasında semptomları hafifletmek için tedavi edilebilir. Bu, özellikle cerrahi öncesi durumların yönetiminde önemlidir.

    İntraduktal papillom tedavisi bireyin durumuna ve tümörün özelliklerine bağlı olarak değişebilir. Tedavi planı, bir sağlık uzmanı tarafından bireysel olarak belirlenir.

    İntraduktal Papillom Kansere Dönüşür Mü?

    Genellikle, iyi huylu (kanserle ilişkilendirilmeyen) tümörlerdir. Bu tümörler genellikle süt kanallarında ortaya çıkar ve çoğu zaman tek taraflıdır. İntraduktal papillomlar, meme kanseri riskini artırmaz ve genellikle kendi başlarına kanserleşmezler.

    Ancak, her ne kadar intraduktal papillomlar genellikle benign olsa da, bazen belirli durumlar altında bazı risk faktörleri artabilir. Örneğin, aynı süt kanalında birden fazla intraduktal papillom bulunması veya ailede meme kanseri öyküsü olması gibi durumlar, bir bireyin genel meme kanseri riskini artırabilir.

    Bu nedenle, intraduktal papillom teşhisi konulan kişilere düzenli takip önerilebilir. Doktorlar, hastaların durumlarını izleyerek ve gerekirse ek tıbbi değerlendirmeler yaparak herhangi bir değişikliği izleyebilirler.

    "Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır, tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz."

    Yazar Hakkında

    Tıbbi Yayın Kurulu

    Tıbbi Yayın Kurulu

    tarafından 17.11.2023 tarihinde onaylandı.

    İletişim Formu

    Yazar Hakkında

    Tıbbi Yayın Kurulu

    Tıbbi Yayın Kurulu

    tarafından 17.11.2023 tarihinde onaylandı.