Koroner Anjiyografi
Kalp ve Damar Cerrahisi

Koroner Anjiyografi

    Koroner Anjiyografi

    Koroner anjiyografi, invaziv yani girişimsel bir işlemdir. Dolayısı ile kendine göre birtakım riskleri bulunmaktadır. Anjiyo yapabilmek için belirli endikasyonlar ve belirli nedenler bulunmaktadır. Bunların içerisinde en sık rastlanılan iskemiği ortaya çıkaran testlerin pozitif olmasıdır. Peki nedir bunlar? Efor testi, sintigrafide herhangi bir bulguya rastlanılması, koroner bt anjiyografisinde darlıkların görülmesi, yeni başlamış olan göğüs ağrılarıdır. Ve eforla daha şiddetlenen göğüs ağrılarıdır. Bunların dışında, acil durumlarda hastanın kalp açısından çok tipik olan yakınmaların olmasıdır. Örneğin yeni vaka ile başlayan göğüs ağrısı ve efor ile şiddetlenen göğüs ağrılarıdır. Bu durumlarda hastalara genelde ‘Koroner Anjiyografi’ önerilmektedir. Yapılan anjiyografiler sonucunda bulunan bulgulara göre hastaya ilaç tedavileri uygulanmakta ve gerekli durumlarda o seanslarda stent takılabilmektedir. Eğer hastaya anjiyo işlemi yapıldıktan sonra hastada ciddi darlıklar görülür ise bu hastaları kalp-damar cerrahisi bölüm ekipleri ile birlikte değerlendirmek gerekmektedir. Bunun sonucunda ameliyat by-pass veya stent takılıp takılmamasının uygun olup olmamasına karar verilmektedir.

    Koroner anjiyografi, temel olarak eskiden beri kasık damarlarından girilerek kalp damarlarının görüntülenebilmesi olarak bilinmekteydi. Fakat son yıllarda özellikle son 10 yıldır giderek artış gösteren bir oranda, el bileğinden anjiyografi de yapılmaktadır. Koroner anjiyografi, el bileğindeki nabızlar dikkate alınarak atardamardan veya kasıktaki atardamardan kalbin üzerindeki kalbi besleyen damarların filminin çekilmesi işlemidir. El bileğinden anjiyo veya radial anjiyo, hasta açısından daha konforlu bir işlemdir. İşlem sonrası, kasık bölgesine kum torbası koymaya gerek olmadığı için hastalar açısından daha konforu bir işlem olma özelliği taşımaktadır. Hastalar, bu işlem sonrası 2,5-3 saat gibi bir süre içerisinde ayağa kalkıp işinin başına dönebilme imkânına sahip olurlar. Dolayısı ile son yıllarda daha çok radial anjiyografi işlemleri tercih edilmektedir. Gereken hastalarda yine bu yol ile el bileğinden tıkalı damarların açılması da mümkün.

    Peki koroner anjiyografi herkese yapılmalı mıdır? Yapılacak olan her tetkikin yarar ve zararının değerlendirilmesi gerekmektedir. Daha da önemlisi çıkan sonucun hiçbir yakınması olmayan kişide, gereksiz tedavileri ve ameliyatları da yol açması mümkündür. Her test, kişinin şikâyetleri ve hasta olma olasılığı değerlendirilerek en basitinden başlanarak en karmaşığına göre sırası ile yapılmalıdır. Ve bunların sağlık açısından yararı iyi bir şekilde değerlendirilmelidir. Kısacası, efor testinin komplikasyonları koroner anjiyografi, koroner anjiyografinin komplikasyonu ise gereksiz ameliyat yani stenttir. Yni hiçbir şikâyeti olmayan kişi, bu sonuçlar ile karşılaşabilmektedir.

    Koroner anjiyografi, kasık ya da bilekteki atardamara girilerek küçük bir boru yerleştirilmektedir. Küçük borunun içerisinden ise kalbe doğru gidecek kateter adı verilen özel bir boruların ilerletilmesi sağlanmakta. Ve bu borunun içerisinden kalp damarını görülebilecek bir madde verilmesi ile kalp-damarlarının görüntüsünün kayıt edilmesi işlemidir. Katater odası denilen, steril ve özel bölümlerde yapılmaktadır. Damarlarda daralmalar söz konusu ise bu daralmalar görülmektedir. Damarın normal yerine göre oranlanarak yüzde olarak belirtilmektedir. Genellikle daralmalar belirgin değil ise duvar düzensizliği ya da plak şeklinde söylenmektedir.

    Koroner anjiyografinin bir tanı yöntemi olarak bilinmesi gerekmektedir. Koroner anjiyografi, damar açmamakla birlikte kalp damarlarının durumu hakkında bilgi vermektedir. Koroner anjiyografinin normal olması, kalp damarlarının da her zaman normal olacağı anlamına gelmemektedir. Koroner anjiyografiyi aynı kişinin farklı zamanlarda değerlendirmesi ya da farklı kişilerin değerlendirmesinde farklılıklar söz konusu olabilmektedir. Koroner anjiyografi, her invaziv her test gibi farklı komplikasyonları olabilen bir testtir. Gereksiz yere yapılma kararı verilmemesi gerekmektedir. Koroner anjiyografi yapılmadan önce hasta şikâyetleri ve hasta olma olasılığı iyi bir şekilde değerlendirilmeli ve öncesinde daha basit düzeyde testler uygulanmalıdır. Koroner anjiyografinin, günümüzde mutlak suretle yapılmasını gerektiren durumlar, kalp krizi tehditleri veya hastanın kalp krizi geçirmiş olmasıdır. Bu durumda yapılacak koroner anjiyografi sonrası tıkanan damarın koroner anjiyoplasti stent uygulamaları ile açılması, ömrü uzatacaktır.

    Koroner Anjiyografinin Gelişebilecek Komplikasyonları Nelerdir?

    Özellikle kasık bölgesinden yapılan anjiyografilerde,

    • Kasık bölgesindeki damardan kaynaklanan kanama
    • Yaralanma
    • Kasık bölgesi cilt altı toplanmalarıdır. Fakat bu problemler, genelde can sıkıcı problemler değildir. Bunların dışında gelişebilecek komplikasyonları da şu şekilde sıralamak mümkündür:
    • Kasık bölgesine yerleştirilen kanül veya işlem sonrasında kanülün kasıktan çekilmesi esnasında oluşabilecek ağrılar. Ve bu durumda, soğuk terleme, tansiyon-nabızda yani kan basıncında düşüşler meydana gelmektedir.
    • Koldaki kanülün çekilmesi esnasında ise atardamarda kasılmalar yani spazmlar gelişebilmektedir.
    • Kasık bölgesindeki damarda, morarmalar, şişlikler ve damar boyunca ağrılar gelişebilmektedir.
    • İşlem esnasında boya maddelerinden dolayı böbrek yetmezlikleri gelişebilmektedir. Fakat bu durum genelde düzelmekte olup özel durumlarda diyaliz gerekebilmektedir.
    • Çok nadir olarak gelişen inme denilen felç durumları meydana gelebilmektedir. Bunun dışında ciddi komplikasyonları çok daha nadir olarak gördüğümüz, tanısal yöntemdir. Bu esnada dikkat edilmesi gereken en önemli nokta, hastanın anjiyografi ihtiyacının gerekli olup olmamasıdır. Anjiyografinin yapılmasına gerek duyulan hasta gruplarında, anjiyografi işlemleri ile genel bir bilgi edinilmektedir. Ve buna nazaran ileri bir tedavi yönteminin ne olup olmayacağına karar verilmektedir. Tüm komplikasyonları topladığımızda, tüm anjiyorafilerin %1 veya %1,5 seviyelerinde görülen komplikasyonları oluşturduğu görülmektedir.

    Koroner Anjiyografi Sonrasında Yapılması Gereken Hususlar Nelerdir?

    Koroner anjiyografi işlem sonrasında hastanın yapması gerekenleri şu şekilde sıralayabiliriz:

    • Koroner anjiyografi sonrası, hastaların ilaçlarını düzenli kullanmaları gerekmektedir.
    • Yaklaşık 1 hafta kadar hastaların istirahat etmesi gerekmektedir.
    • Hastaların kendini zorlayacak faaliyetlerden kaçınması gerekmektedir. Örneğin; uzun yol yürümek, araç kullanmak, merdiven çıkmak ve ağırlık kaldırmak gibi.
    • Bol miktarda su tüketilmesi koroner anjiyografi sonrasında yapılması gerekenler arasındadır.
    • Taburcu olduktan sonra, hastaların duş almasında herhangi bir sakınca bulunmamaktadır. Eğer işlem yapılan bölge kasık kısmı ise hastaların taburcu olduktan sonra 1 hafta boyunca oturarak yapması önerilmektedir. (Banyo yapılacak olan suyun çok sıcak veya çok soğuk olmamasına özen gösterilmelidir).
    • Girişim yapılan bölgenin çok fazla ovalanmaması ve su tutulmaması gerekmektedir.
    • Girişim yapılan bölgelerde morluklar oluşabilmektedir. Bu morlukların iyileşmesi, yaklaşık 1 ayı bulabilmektedir. Bu morluklarda hızlı bir artış, kanama veya hassasiyet sonucunda hastaların mutlaka doktora danışması gerekmektedir. Yüksek miktarda kan akışı mevcutsa hasta yakının o bölgeye kuvvet uygulayarak en yakın sağlık kuruluşuna getirilmesi gerekmektedir.
    • Eğer koroner anjiyografi işlem sonrası taburcu olan hasta, yürüyüş yapacak ise yemeklerden 2’şer saat sonra yürüyüş yapabilmektedir. (Soğuk havalarda yürünecekse soğuk havanın solunmaması gerekmektedir).
    • Aşırı sıcaklarda ise hastanın egzersiz yapılması önerilmemektedir.
    • Alkol ve sigaradan uzak durulması gerekmektedir.
    • Göğüs ağrısından bahsetmek gerekirse;

    * Göğüs ağrısı, kalp spazmı ve kalp krizi esnasında görülen, genellikle yorulma ve soğuk hava ile ortaya çıkmaktadır. Bunun yanı sıra aşırı stresli durumlarda ve yokuş yukarı efor sarf etme ile ortaya çıkmaktadır. Göğüs ağrısı, genellikle göğüsün ön tarafında başlayan, sol kola, boyna ve çeneye yayılabilen bastırıcı ve sıkıştırıcı ağırlıktır. Bu ağırlık ile birlikte soğuk terleme, fenalık hissi, bulantı görülebilmektedir. Bu tarz bir ağrı hissedildiğinde, hastaların oturdukları yerden 1 adet dil altı almaları ve 5 dakika beklemesi gerekmektedir. Eğer bu ağrı yine geçmez ise tekrar bir dil altı alıp 5 dakika daha beklenmesi önerilmektedir. Ağrılarda herhangi bir değişiklik gözlemlenmemiş ise 1 tane daha dil altı alarak en yakın sağlık kuruluşuna gitmeleri önerilmektedir.

    * Kalp sağlığını korumak için hastaların diyetisyenin önermiş olduğu şekilde beslenilmesi önerilmektedir.

    * Koroner anjiyografi sonrası taburcu olduktan 10 gün sonra hastalar, tempolu olarak yürümesi önerilmektedir. Yürüyüşlerin 15 dakika ile başlatıp vücudun dayanabildiği süreç içerisinde 5’er dakika arttırılarak maksimum 45 dakikaya çıkarılması önerilmektedir.

    * Anjiyo olduktan sonra hastaların en çok merak ettiği sorular arasında oruç tutulup tutulmayacağıdır. Bu kapsamda, koroner anjiyo sonrasında hastaların ilk 1 hafta içerisinde oruç tutmaları sağlık açısından uygun bulunmamaktadır. Buna ilaveten stent takılan hastalarda da düzenli olarak kan sulandırıcı ilaçlar kullanılması gerektiğinden oruç tutmaları uygun değildir.

    Koroner Anjiyografi Ne Gibi Durumlarda Yapılabilmektedir?

    Koroner anjiyografi, bir tetkik olup kalbin damarlarının filminin çekilmesidir. Eğer hasta, kalp krizi geçiriyor ise mutlaka koroner anjiyografisinin yapılması gerekmektedir. Eğer hasta kalp krizi geçirmemiş, birtakım rahatsızlıklar ile muayeneye gelmiş ise ve kalp hastalığı faktörleri varsa efor testi ve diğer testler yapılmaktadır. Bunun yanı sıra stres ekokardiyografi de denilen testlerde, kalp damarlarında darlık olup olmadığı görülebilmektedir.

    Koroner anjiyografi, hasta yatırılarak yapılan bir tetkik olup uzman kişiler tarafından yapılması gerekmektedir. Her ne kadar tahlil olduğu söylense de invaziv bir işlem olup hayati riskleri olabilen bir işlemdir. Koroner anjiyografi yapılan hastalarda, eğer damarlarında bir darlık söz konusu ise damarların durumuna göre stent takmak gerekmektedir. Peki stent nedir? Stent, metal bir yay olup balon üzerindeki sönmüş damarların içerisinden geçirilmesi sonucu balon şişirildiğinde damar açılmaktadır.

    "Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır, tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz."

    BirolYAMAK
    Kalp ve Damar Cerrahisi

    Prof. Dr.

    Birol YAMAK

    Koru Ankara Hastanesi