Meme Kanseri Tedavisi
Meme Sağlığı

Meme Kanseri Tedavisi

    Meme Kanseri

    Yağ dokusu, loplar, salgı bezleri, süt kanalları ve sinüs boşlukları meme dokusunu oluşturmaktadır. Meme kanseri kadınlarda en sık rastlanan kanser türü arasında yer almaktadır. Meme dokusu içinde bulunan süt bezlerinde ya da süt kanallarında kanser hücrelerinin hızlı bir şekilde yayılması, meme kanseri olarak adlandırılmaktadır. Sağlıklı hücrelerin DNA'larında bozulmalara neden olan kanser hücreleri, oldukça uzun ömürlüdür ve hızlı bir şekilde çoğalmaktadır. Hızlıca çoğalan kanser hücreleri, kitleler halinde birikim göstererek tümör oluşumuna sebep olmaktadır. Meme dokusundaki hassas bölgelerde hızlı bir şekilde çoğalan kanser hücrelerinin meydana getirdiği tümörler, iyi huylu tümör ya da kötü huylu tümör olarak iki gruba ayrılmaktadır. Kötü huylu tümörlerin yayılmasının ve üremesinin yavaş ilerlemesi, hastalığın teşhis edilmesinin büyük ölçüde zorlaşmasına neden olmaktadır. Erken tanı koyulamayan kişilerde hastalık, vücudun farklı bölgelerine yayılarak, metastaz oluşumuna sebebiyet verebilmektedir. Erken teşhis ile tanı koyulan ve hastalık tüm vücuda yayılmadan tedaviye başlanan kişilerin, iyileşme oranı oldukça yüksektir. Ailesinde meme kanseri bulunan ya da bulunmayan, kırk yaş üstü tüm kadınlar    yaklaşık iki yılda bir mamografi çektirmeli ve düzenli olarak bir doktora görünmelidir. Mamografi  tetkiki  risk içeren veya şüpheli durumlarda bu süre yılda birkez hatta 6 ay ara ile sıkı takip şeklinde bile olabilir . Memesinde iyi huylu kitlesi olanlar 6 ay ara ile ultrasonografi ile rutin takiplerini yaptırabilirler .-"

    Meme Kanseri Risk Faktörleri Nelerdir ?

    Meme kanserinde en belirleyici risk faktörü şüphesiz ki cinsiyettir. Erkeklerde yüzde bir oranında rastlanan meme kanseri, kadınlarda bu sayının oldukça üstündedir.

    Meme kanseri risk faktörleri arasında oldukça önemli olan bir diğer belirleyici, yaştır. Otuz beş yaşının altındaki kişilerde daha az rastlanan meme kanseri, elli yaş üstündeki kişilerde daha sık görülmektedir. Erken yaşta meme kanseri ile mücadele etmek zorunda kalan kişilerde hastalığın en temel etkeni, genetik faktörlerdir.

    Aile faktörü de meme kanserine yakalanma oranınızı etkilemektedir. Kişilerin özellikle anne tarafında yani, annesinin kardeşinde, annesinde ve anneannesinde meme kanseri görülmüş olması, genç yaştaki kişilerin meme kanserine yakalanma riskini büyük ölçüde arttırmaktadır.

    Bir bayanın ilk adet tarihinin erken olması ve menopoz tarihinin geç olması, kişilerin meme kanserine yakalanma ihtimalini arttırmaktadır. Ayrıca menopoz dönemindeki rahatsızlıklar sonucu uzmanların verdiği ilaçları uzun süre kullanmakta meme kanserine yakalanma riskini arttırmaktadır.

    Kişilerin hiç doğum yapmaması, ilk çocuğunu otuz yaşından sonra doğurması ve doğumdan sonra çocuğunu isteyerek ya da istemsizce emzirmemiş olması meme kanserine yakalanma ihtimalinin artmasına neden olmaktadır.

    Meme kanserine yakalanma riskleri arasında hareketsizlik, modern şehir yaşantısının şartları ve aşırı kilo almak gibi etkenlerde bulunmaktadır.

    Her kanser türünde olduğu gibi kişilerin sigara ve alkol kullanması da, hastalık ihtimalinin artmasına neden olmaktadır.

    Meme Kanseri Belirtileri Nelerdir ?

    Günümüzde yapılan bilinçlendirmelerinde etkisi ile meme kanseri belirtileri, kişilerin kendileri tarafından bulunmaktadır. Kanserli hücrelerin tümör oluşturması ve bunun muayene sırasında fark edilmesi uzun bir evreyi kapsamaktadır. Fakat kanserli hücrelerin boyutu en az bir cm ulaştığında, kadınların yapacağı el kontrol yöntemi sayesinde bu kitleler kolaylıkla fark edilebilmektedir. Bu durum ise kadınların sık sık el kontrol yöntemi uygulamasının ne kadar önemli olduğunu kanıtlamaktadır. Kanserli hücreleri, diğer bezelerden ayırmanızı sağlayacak en önemli özellik sert, düzensiz bir yapı ve meme dokusunda kolaylıkla oynatılamıyor olmasıdır. Meme kanseri belirtileri kişiden kişiye ve hastalığın evresine göre değişiklik göstermektedir. Ayrıca bazı kişilerde meme kanserine ait hiç bir belirti görünmemekte, kişilerin hasta olduğumeme ultrasonografisi ve  mamografi incelemesi sayesine tespit edilmektedir. Kişilerde genel olarak rastlanan meme kanseri belirtilerini şu şekilde sıralayabiliriz.

    -Kişilerin el kontrolü sırasında bir kitleye ya da sertliğe rastlaması

    -Kişilerin memeleri arasında, sonradan ortaya çıkan ve gözle görülür bir asimetri fark etmesi

    -Göğüslerde birden ortaya çıkan yara, egzama, kızarıklık, çatlama ve kabuklanma gibi durumlar

    -Kişilerin meme uçlarında meydana gelen yön, şekil değişikliği ve meme başında ya da meme çevresinde içe doğru bir çekme oluşması

    -Memebaşı  ucundan kırmızı ya da pembe renkte bir akıntı gelmesi

    -Kadınların regl dönemlerinde memelerinde olağandan farklı şiddette bir ağrı hissetmesi

    -Memelerde adet dönemi dışında, büyüme ve ekstra bir şişlik görülmesi

    -Meme bölgesinde karşılaşılan şişlikler dışında, koltuk altında bir kitle, sertlik ya da şişlik fark edilmesi

    -Meme dokusunun portakal kabuğunu andıran bir görünüm alması

    Yukarıda bahsedilen belirtilerden en az birini yaşayan kişiler mutlaka bir uzmana başvurmalıdır. Ayrıca bu belirtiler kadınlarda görülüyor gibi düşünülse de, bir kısmı erkeklerdeki meme kanseri belirtileri ile aynı özelliktedir. Erkeklerde görülen meme kanseri belirtileri genellikle meme ucundan akıntı gelmesi, kızarıklık, içe çökme, ağrı yapmayan şişlikler, kabarıklık ve büzülme şeklinde olmaktadır. Bahsedilen belirtiler her zaman kansere işaret etmeyeceği için bu bulgular ile karşılaşıldığında bir uzmana başvurmakta fayda olacaktır.

    Meme Kanseri Türleri Nelerdir ?

    Meme kanserleri kendi aralarında çeşitli tür ve gruplara ayrılmaktadır. Meme kanseri türü, biyopsi ile alınan dokular sayesinde öğrenilmektedir. Meme dokusundan alınan biyopsi örneği, patoloji incelemesine gönderilir ve yapılan incelemeler sonrası meme kanserinin türü belirlenir. Meme kanserleri birçok tür barındırmasına rağmen, meme kanallarının oluşmasını sağlayan hücrelerde meydana gelenler ve memede bulunan süt bezlerinde meydana gelenler olarak iki ana başlık altında toplanmıştır. Duktal karsinoma ( meme kanalında meydana gelen) ve lobüler karsinoma ( süt bezlerinde meydana gelen ) türleri ise kendi aralarında, yayılma özelliği olan ve yayılma özelliği olmayan tümörler olarak iki gruba ayrılmaktadır.

    Duktal Karsinoma : Elle muayene sırasında teşhis edilmesi oldukça zor olan ve mamografi sırasında düzensiz  yapısı ile kendini gösteren kanser türüdür. Duktal karsinom teşhisi konulan kişilerin memelerinde, akıntı meydana gelebilmektedir.

    Lobüler Karsinoma : Meme lopları içinde oluşan ve yayılma gösteren kanser türüdür.

    Yayılma Gösteren Tümörler : İnvaziv yani yayılma özelliği bulunan kanser türler, kanserli hücrenin bulunduğu yerde üst kısımlara doğru ilerlemesi ile meydana gelmektedir. Yayılma özelliği bulunan kanser türleri arasında, meme kanalında meydana gelen duktal karsinoma en sık karşılaşılan kanser türü arasında yer almaktadır.

    Yayılma Göstermeyen Tümörler : Non-invaziv genel olarak herhangi bir belirti göstermeyen ve nadiren de olsa kızarıklık ya da sertlik gibi belirtiler ile ortaya çıkabilen kanser türüne verilen isimdir. Meme kanserlerinin en zor ve en hızlı etki gösteren türüdür. Bu meme kanseri türü, memeyi sarmalayan iltihap hastalıklarına benzetilmektedir.

    Meme Kanseri Evreleri Nelerdir ?

    Meme kanseri ağır ağır ilerleyen ve yaklaşık beş ile yedi sene içinde bir cm büyüklüğe erişebilen bir kanser türüdür. Meme kanseri lenf kanalları sayesinde, koltuk altındaki lenf bezlerine oradan da kan iletisi sayesinde kemik, karaciğer ya da akciğer gibi organlara yayılma yapabilmektedir. Uzmanlar kanser hücrelerinin hangi evrede olduğunu ve hangi bölgelere yayıldığını öğrenmek için evreleme işlemi yapmakta ve tedavi sürecini bu şekilde başlatmaktadır. Uzmanlar meme kanserinin hangi evrede olduğunu öğrenmek için TNM adı verilen bir sistem kullanılmaktadır. TNM adı verilen sistemdeki T harfi tümörün çapını, N harfi koltuk altında bulunan lenf bezlerinin sayısını ve M harfi ise kanserli hücrelerin yayılma durumunu belirtmektedir. Meme kanseri dört evreden oluşmaktadır. Birinci, ikinci ve bazı üçüncü evre kanser hücreleri, erken evre meme kanseri olarak kabul edilmektedir. Dördüncü ve bazı üçüncü evre kanser hücreleri ise ileri evre meme kanseri olarak adlandırılmaktadır. Uzmanlar meme kanserinin hangi evrede olduğuna, kanserli hücrenin yayılım yapıp yapmamasına ve kanserli hücrenin büyüklüğüne göre karar vermektedir.

    Meme Kanseri Teşhisi Nasıl Koyulmaktadır ?

    Ailesinde meme kanseri olan ya da olmayan, elli yaş üzeri her kadın bir uzman kontrolünde olmalı ve düzenli aralıklar ile mamografi incelemesi yaptırmalıdır. Otuz beş yaş üstü kadınlar ise mutlaka düzenli aralıklar ile elle kontrol yöntemi uygulamalıdır. Bu gibi tetkiklerin düzenli olarak yapılması erken tanı koyulması ve tedavi sürecinin hızlanması açısından büyük bir önem taşımaktadır. Meme kanseri teşhisi, kişilerin rutin taramaları sırasında ya da kişilerin meme kanseri belirtisi ile uzman bir hekime başvurması sırasında koyulmaktadır. Teşhis koyma süreci ilk olarak fiziki muayene ile başlamakta ve gerekli görüldüğünde ultrason, mamagrafi, biyopsi, bilgisayarlı tomografi ve manyetik rezonans görüntüleme aletleri ile inceleme yapılarak, tedavi süreci başlatılmaktadır.

    "Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır, tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz."