Kişilik Bozukluğu Nedir ?
Psikoloji

Kişilik Bozukluğu Nedir ?

    Kişilik bozuklukları bir kişinin sağlıklı bir şekilde düşünmesine engel olan ve davranışlarında anormal değişimlere sebep olan psikolojik bir rahatsızlıktır. Bu ciddi zihinsel bozukluğun bir diğer adı ise borderline adı verilmektedir. Genetik yatkınlığın etkisi olduğu gibi kişinin yaşamış olduğu ağır depresif durumlarda bu hastalığa neden olmaktadır.

    Kişilikte yaşanan bozukluklar özellikle ergenlik döneminden itibaren belirginleşmeye başlamaktadır. Bu sebeple bu hastalık konusunda bilgi sahibi olmak erken tanıda son derece önemlidir. Kişilik bozukluğuna sahip olan kişilerde toplumsal uyum sorunu, arkadaşlık kuramama ve iş veya okul hayatında düzenli olarak sorunlar yaşama görülmektedir. Bu gibi rahatsızlıklara sahip olan kişiler hastanelerde bulunan psikiyatri polikliniklerine başvurarak tedavi olmalıdır.

    Kişilik bozuklukları birbirinden farklı pek çok türe sahip olan bir rahatsızlıktır. Her türün kendine özgü bir tedavi seçeneği bulunmaktadır. Uygun tedavi yöntemi ile bu rahatsızlık kolay bir şekilde tedavi edilmektedir. Fakat yaşanan rahatsızlığın kökleri çok derinlere dayanıyorsa yani hastalık uzun süredir var ise tedavi süreci uzamakta ve zorlaşmaktadır.

    Ergenlik yada erken erişkinlik süreçlerinde kendini göstermeye başlayan bu rahatsızlık konusunda son drece dikkatli olmak gerekmektedir. Çünkü kişilik gelişimi ve sahip olduğunuz kişilik gelecek yaşantınız açısından son derece önemlidir. İş hayatı, aile hayatı ve sosyal hayatı büyük oranda etkileyen bu bozukluklar hastaların asosyal bireyler haline dönüşmesine ve toplum içinde farklı davranışlar sergilemelerine neden olmaktadır.

    Kişilik Bozukluğuna Neden Olan Etkenler Nelerdir?

    Kişilik bozuklukları altyapılarında birbirinden farklı nedenler bulunmaktadır. Bu nedenlerden bazıları şunlardır:

    • Çocukluk döneminde yaşanan psikolojik tranvalar, şiddet görme ve yanlış yönlendirmeler,
    • Çocukluk döneminde dış dünya ile sağlıklı iletişim kurulamaması ve dış dünyadan soyutlanmış olma,
    • Genetik yatkınlık hali,
    • Çocuğun dünyaya geldiği ve büyüyüp geliştiği çevre,
    • Çocuğun aile bireylerinin diğer insanlar ve çevre ile olan etkileşimi,
    • Çok sevilen ve değer verilen bir kişinin ölümü,
    • Beyin yapısı ve işleyişinde meydana gelen farklılıklar,
    • Herhangi bir nedene bağlı olarak oluşmuş fiziksel eksiklikler,
    • Ağır ruhsal bunalımlar,
    • Olumsuz örnek teşkil eden insanların çocuğun çevresinde yer alması,
    • Küçük yaşta yaşanan cinsel istismar durumları kişilikte bozulmalara neden olan en etkili hallerdendir.

    Bu durumlar özellikle yaşça küçük çocukların zihinlerinde derin yaralar açmakta ve kişilik eğilimlerinin değişmesine sebep olmaktadır. Kişilik bozuklukları hakkında yapılan tüm araştırmalarda kökenlerini çocukluktan aldığı görülmekte olduğundan ebeveynler son derece dikkatli davranmalıdır. Çocuklarının gelişimi esnasında onlara sağlıklı ve mutlu bir ortam sağlamalıdır. Yaşanacak olumsuz durumlarda çocukları bu ortamlardan uzak tutmalıdır. Genetik bir yatkınlık durumu söz konusu ise sürekli olarak doktor kontrollerine gidilmelidir. Kişilik bozukluğu insanların tüm yaşantısını olumsuz etkilediğinden dolayı bu konuda son derece dikkatli ve özenli olmak gerekmektedir. Kişilik bozuklukları her ne kadar çocukluk ve ergenlik döneminde sıklıkla görülse de ilerleyen yaşlarda da bu durum ortaya çıkabilmektedir.

    Kişilik Bozukluklarının Çeşitleri Nelerdir?

    Kişilik bozuklukları birbirinden farklı çeşitlere sahiptir. Bu çeşitler şunlardır;

    1-A Kümesi Kişilik Bozuklukları

    Eksantrik bozukluk adı da verilen bu tür garip ve başkasına benzemeyen bir özelliğe sahiptir. Paranoid, şizoid ve şizotipal türleri bulunmaktadır.

    Paranoid Kişilik Bozukluğu

    Bu rahatsızlık genellikle erken erişkinlik yaşayan bireylerde görülmektedir. Paranoya hali bu türün en belirgin özelliğidir. Bu tür bozukluğa sahip olan bireyler herkese kuşkucu yaklaşmakta ve kimseye güvenememektedir. İnsanların kendilerine zarar vereceğini veya küçük düşüreceğini düşünmektedirler. Sürekli olarak içlerinde kin duygusu barındırmaktadırlar. Bu kişiler evlilik ve ilişkilerinde partnerlerine büyük sorunlar yaşatmaktadır.

    Şizoid Kişilik Bozukluğu

    Bu türe sahip olan hastalar toplumdan kopuk bir şekilde yaşamlarını sürdürmektedir. Asosyal bireyler bu gruba dahildir. Güçlü duygulardan uzak durarak tek başlarına etkinlikler yapmaktadırlar. Toplum içerisinde farklı tavır ve davranışlar sergilemektedirler. Konuşmaları ile iç dünyalarındaki karmaşayı dışa yansıtmaktadırlar.

    Şizotipal Kişilik Bozukluğu

    Kişilik bozuklukları içerisinde yer alan bu tür dıştan en hızlı fark edilen kişisel bozukluktur. Bu hastalar garip düşüncelere sahiptir. Sıra dışı olay ve güçlere inanış eğilimleri bulunmaktadır. Genellikle batıl inanışlara eğilimleri vardır. Yadırganacak kadar tuhaf davranışlara sahip olduklarından dolayı etrafta bulunan insanları ürkütebilmektedirler.

    2-B Kümesi Kişilik Bozuklukları

    Bu grupta yer alan bozukluklara dramatik bozukluk adı da verilmektedir. Dengesiz duygulara ve tutarsız davranışlara sebep olan bu kişilik bozukluğu sık dürtüsel davranışlara neden olmaktadır. Anti sosyal, borderline, histriyonik ve narsistik olmak üzere 4 çeşidi bulunmaktadır.

    Anti Sosyal Kişilik Bozukluğu

    Kişilik bozuklukları çeşitlerinden biri olan bu rahatsızlık özellikle küçük yaşlarda kendini göstermeye başlmaktadır. Bu grupta yer alan hastalara sosyopat yada psikopat adı verilmektedir. İlerlemiş hali çevre için son derece tehlikeli olan bu hastalık muhakkak doktor kontrolünde tedavi edilmelidir. Bu rahatsızlığa sahip bireyler hiçbir kurala uymamaktadır. Kendi isteklerine göre hareket etmektedir. İnsanlara aldırış etmemektedirler.

    Çok sinirli, sorumsuz ve saldırgan bir tutuma sahip olan bu hastalar ciddi suçlara meyillidir. Yalancılık, dolandırıcılık ve sahte isimler kullanarak çeşitli suçlar işlemektedirler. İşledikleri bu suçlardan asla pişmanlık duymamaktadırlar. Hastalık ilerledikçe işlenen suçların boyutu da büyümektedir. Herhangi birine verilen zarardan psikolojik olarak azap çekmezler.

    Borderline Kişilik Bozukluğu

    Kişilik bozuklukları arasında sınırda kişilik bozukluğu olarak da adlandırılan bu rahatsızlık dengesiz ruh halleri ile kendini göstermektedir. Kişiler arası ilişkilerde bir göğe yükseltme bir yerin dibine sokma durumu söz konusudur. Dürtüsel davranışların özellikle cinsel konuda etkin olduğu bu hastalar şiddete eğilimlidir. Öfke kontrolü olmadığından dolayı çevresinde bulunan kişilere zarar vermektedir. Aşırı madde kullanımı, fazla para harcama hali ve dengesiz davranışlar sergilemektedirler. Ayrıca intihara karşı oldukça meyillidirler. Sıklıkla intihar eğilimlerinde bulunarak etraflarında bulunan insanları korkutmaktan zevk almaktadırlar.

    Histriyonik Kişilik Bozukluğu

    Bu rahatsızlığa sahip olan kişiler çok duygusaldır. Sürekli olarak çocuksu davranışlar sergilemektedirler. Dramatik ve duygusal bir tavırları bulunmaktadır. İlgi çekmek amacıyla sürekli kendilerini ön plana atmaktadırlar. İlgi çekmedikleri alanda huzursuz ve mutsuz olmaktadırlar. Kişilik bozuklukları arasında yer alan bu türe sahip hastalar cinsel açıdan kışkırtıcı, baştan çıkarıcı, uygunsuz davranışlar sergileyen ve ayartıcı kişilerdir. Kolayca etki altında kalan ve yapmacık davranışlar sergileyen bu hastalar dış görüntülerine gereğinden fazla özen göstermektedir. Duyguları aniden değiştiğinden dolayı insanlarla iletişimleri zordur. Abartı duygular ve tavırlar sergilemektedirler.

    Narsistik Kişilik Bozukluğu

    Bu bozukluğa sahip hastalar sürekli olarak ben demektedir. Her şeyin en iyisini ve en güzelini yaptıklarına inanırlar. Bulundukları ortamda sürekli olarak üstünlük kurma çabası içerisindedirler. Aşırı kırılgan bir yapıya sahip olduklarından dolayı iletişim esnasında dikkatli olunması gerekmektedir. Özgüvenleri son derece kolay bir şekilde kırılmaktadır. Diğer kişilik bozuklukları içinden kolayca ayırt edilmesini sağlayan özelliği empati eksikliği belirtisidir. Bu hastalar etraflarında bulunan kişilerin dikkatlerini çekerek hayranlık duygusu oluşturmaya çalışmaktadır. Kendi kişisel menfaatleri için etraflarındaki insanları kullanma eğilimindedirler. Saygısız ve kendini beğenmiş bir halleri vardır.

    3-C Kümesi Kişilik Bozuklukları

    Bu kümede yer alan rahatsızlıklar gergin ve korkak tavırlar sergilemektedir. Endişeli insanlarda bu rahatsızlığa sıklıkla rastlanmaktadır. Çekingen, bağımlı ve obsesif kompulsif türleri bulunmaktadır.

    Çekingen Kişilik Bozukluğu

    Sosyal temastan kaçınan ve utangaç kişilerde görülmektedir. Reddedilme korkusu ile insanlardan uzak durmaktadırlar.

    Bağımlı Kişilik Bozukluğu

    Çaresiz ve karar verme konusunda sıkıntı yaşayan kişilerde görülmektedir. Sahiplenme durumu oldukça yüksek olan bu hastalar ayrılma korkusu yaşamaktadır. Boyun eğici bir özelliğe sahiptirler.

    Obsesif Kompulsif Kişilik Bozukluğu

    Kişilik bozukluklar içindeki bu tür kontrol takıntısı olan kişilerde görülmektedir. Hata yapma korkusu ile yaşayan bu hastalar mükemmeliyetçilik peşindedir. İnsanlar ile ilişkilerini sürekli olarak dengede tutma ve kontrol altına alma gibi eğilimleri bulunmaktadır. Bu hastalığa sahip bireylerin yaşadıkları yanlış yapma korkusu karar verme süreçlerini yavaşlatmaktadır. Ayrıntılar ile fazla meşgul olduklarından fazla enerji sarf etmektedirler.

    Kişilik Bozuklukları Nasıl Tedavi Edilmektedir?

    Kişilik bozukluğu tedavileri hastaların günlük yaşantılarına dönebilmelerini sağlayan bir işlemdir. Bu rahatsızlığa sahip olan kişiler kendilerine tanı koyamayacağından dolayı alanında uzman hekimlerden destek alınması gerekmektedir. Alınacak olan uygun tedavi yöntemleri ile hastalar gündelik yaşantılarına dönebilmektedir.

    Kişilik bozuklukları tedavi yöntemleri hastalığın türüne ve ilerleyişine göre değişkenlik göstermektedir. Fakat psikoterapi uygulaması her türde uygulanan bir işlemdir. Bu sayede hastalığın kaynağına inilerek hastalığın boyutu kolayca saptanmaktadır. Hastalarda görülen ataklara ve semptomlara göre ilaç tedavisi yöntemi uygulanmaktadır.

    Antidepresanlar, anti-psikotikler, anksiyolitikler, dengeleyici ve atakları önleyici ilaçlar bu rahatsızlıklarda yaygın olarak kullanılmaktadır. Hastaya uygulanan terapiler esnasında hastalara yeni hobiler ve alışkanlıklar kazandırılmaktadır. Bu sayede hastaların iletişimi ve sosyal etkileşimleri güçlendirilmektedir. Çoğu hasta ayakta tedavi görürken ilerlemiş durumlarda yatarak tedavi yöntemi de uygulanmaktadır. Özellikle çevreye zarar verebilecek türde özelliğe sahip olan hastalar özel yatılı kliniklerde güvenlik altında tutularak tedavi görmektedir. Bu hastalar iyileşmeden topluma karışamamaktadır.

    "Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır, tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz."

    MeryemKARAKAYA
    Psikoloji

    Klinik Psikolog

    Meryem KARAKAYA

    Koru Ankara Hastanesi